YARIN SIRADA KİM VAR? BOP!
![]() |
BOP: 22 ülkenin sınırı değişecek! |
“Yarın
sırada kim var?”
Büyük Ortadoğu Projesi’yle ile ilgili olarak, “Ortadoğu’da büyük haçlı seferleri” adı altında yazdığım yazıyı bu soruyla bitirmiştim. Libya’ya bombardımanların yapıldığı süreçte yazmıştım o yazıyı ve dün Afganistan ve Irak’ta olduğu gibi sonu işgalle biten emperyalist saldırılar, bugün Libya’da yapılıyor deyip, “Yarın sırada kim var?” diye sormuştum. Çok geçmeden sorunun cevabı geldi: Suriye!
Yerli ve yabancı yandaş basın her gün Suriye’de bir iç savaş olduğunu, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’a karşı bir ayaklanma olduğunu yazıyor. Medyada, Suriye’de silahların susmadığı, kadınlara tecavüz edildiği, hatta çocukların tırnaklarının çekildiği haberleri yer alıyor. NATO ise Suriye Devlet Başkanı Esad’ı diktatör olarak ilan ederken, halkı sebepsiz yere öldürmekle suçluyor.
İşte biz bu dönemde; bir grup üniversiteli genç, gazeteciler ve akademisyenlerden oluşan 30 kişilik bir heyetle Suriye Milli Öğrenci Birliği’nin daveti üzerine Suriye’ye gittik. Tam adı National Union of Syrian Students (NUSS) olan Suriye Öğrenci Birliği, 1950 yılında Suriye’nin kurucusu Hafız Esad tarafından öğrencilik yıllarında kurulmuş ve şuan ki Genel Başkanı Dr. Ammar Saati aynı zamanda Suriye Parlamentosu milletvekilidir.
Suriye’ye
yaptığımız 5 günlük dostluk ve destek ziyaretinde Lazkiye, Şam ve Halep
illerine giderek siyasi, kültürel ve sosyal yönden çeşitli izlenimlerde
bulunduk. 5 günde 3 farklı üniversitede yaptığımız toplantılarla onlarca
üniversite öğrencisiyle bir araya gelerek bilgi paylaşımında bulunurken, Suriye
halkının düşüncesini ve Suriye’deki gerçekleri öğrendik.
Edindiğimiz izlenimlerde, yerli ve yabancı basının olağanüstü şekilde abartarak aktardığı gibi Suriye’de bir iç savaşın olmadığını gördük. Tam tersine, Suriye’de gittiğimiz her yerde Devlet Başkanı Esad’a sevgi ve destek gösterileri ile karşılaştık. Şam’da gezerken, cuma namazı sonrası Esad resimleri ve bayraklarla süslü uzun araç konvoylarıyla karşılaştığımız sırada, Al Jazeera ve NTV’nin son dakika haberi olarak cuma namazı sonrası Şam’da olayların çıktığı ve bombaların patladığından bahsetmesi bizi büyük bir şaşkınlıkla kahkahalara boğdu. Ayrıca bizim bizzat katıldığımız; Halep’te akşam yapılan uzun meşale yürüyüşü ve Lazkiye’de 16 km boyunda dev Suriye bayrağının açıldığı gösteri, Suriye’de iç savaş oluğundan bahsedenlere en güzel cevap olmuştur.
NUSS Genel Başkanı ve Milletvekili Dr. Ammar Saati ile yaptığımız görüşmede olay çıkaran kişilerin çoğunluğu hakkında hüküm bulunduğu, aralarında silah ve uyuşturucu kaçakçılarının olduğu grupların emperyalistler tarafından kışkırtılarak devlete karşı ayaklandığını bildirerek, devletin çözüm için bölgeye gruplar göndererek sorunları çözmek için çabaladığını anlattı. Başlangıçta ayaklanmalara katılanlar, Esad’ın çözüm için bu kadar iyi niyetle yaklaşacağını görüp vazgeçince, ayaklanmayı sürdüren grupların baskısıyla karşılaşmış ve devletten yardım istemişler. Ayaklanan gruplar bir süre sonra çevredeki kentlere saldırmaya ve evleri yağmalamaya başlayınca asker müdahale etmek zorunda kalmış. Ammar Saati, Başkanımız Beşar Esad'ın önünde üç seçenek bulunmaktadır; ya BOP'u kabul edip, Lübnan ile Filistin'e destek olmaktan ve İran'la stratejik ilişkilerimizden vazgeçeceğiz ya da Atatürk gibi “Ya istiklal ya ölüm!” diyeceğiz. Biz de bu seçenekleri elimizin tersiyle itiyoruz ve direnip zafere ulaşacağız dedi.
Edindiğimiz izlenimlerde, yerli ve yabancı basının olağanüstü şekilde abartarak aktardığı gibi Suriye’de bir iç savaşın olmadığını gördük. Tam tersine, Suriye’de gittiğimiz her yerde Devlet Başkanı Esad’a sevgi ve destek gösterileri ile karşılaştık. Şam’da gezerken, cuma namazı sonrası Esad resimleri ve bayraklarla süslü uzun araç konvoylarıyla karşılaştığımız sırada, Al Jazeera ve NTV’nin son dakika haberi olarak cuma namazı sonrası Şam’da olayların çıktığı ve bombaların patladığından bahsetmesi bizi büyük bir şaşkınlıkla kahkahalara boğdu. Ayrıca bizim bizzat katıldığımız; Halep’te akşam yapılan uzun meşale yürüyüşü ve Lazkiye’de 16 km boyunda dev Suriye bayrağının açıldığı gösteri, Suriye’de iç savaş oluğundan bahsedenlere en güzel cevap olmuştur.
NUSS Genel Başkanı ve Milletvekili Dr. Ammar Saati ile yaptığımız görüşmede olay çıkaran kişilerin çoğunluğu hakkında hüküm bulunduğu, aralarında silah ve uyuşturucu kaçakçılarının olduğu grupların emperyalistler tarafından kışkırtılarak devlete karşı ayaklandığını bildirerek, devletin çözüm için bölgeye gruplar göndererek sorunları çözmek için çabaladığını anlattı. Başlangıçta ayaklanmalara katılanlar, Esad’ın çözüm için bu kadar iyi niyetle yaklaşacağını görüp vazgeçince, ayaklanmayı sürdüren grupların baskısıyla karşılaşmış ve devletten yardım istemişler. Ayaklanan gruplar bir süre sonra çevredeki kentlere saldırmaya ve evleri yağmalamaya başlayınca asker müdahale etmek zorunda kalmış. Ammar Saati, Başkanımız Beşar Esad'ın önünde üç seçenek bulunmaktadır; ya BOP'u kabul edip, Lübnan ile Filistin'e destek olmaktan ve İran'la stratejik ilişkilerimizden vazgeçeceğiz ya da Atatürk gibi “Ya istiklal ya ölüm!” diyeceğiz. Biz de bu seçenekleri elimizin tersiyle itiyoruz ve direnip zafere ulaşacağız dedi.
Suriye’deki Tishreen, Şam
ve Halep Üniversitelerinde görüştüğümüz onlarca öğrencinin ortak görüşü,
bunların Amerika ile İsrail’in bir oyunu olduğunu ve başkanları Beşşar Esad’ın
sonuna kadar arkasında olduklarını ifade ettiler. Suriyeli kardeşlerimiz
geçmişte Recep Tayyip Erdoğan’ı çok sevdiklerini ve onu Müslümanların yıldızı
olarak değerlendirdiklerini ama şimdi gerçek yüzünü gördüklerini ifade ederek,
Erdoğan Amerika ile işbirliği yaparak bizi arkamızdan vurdu dediler. Suriyeli
öğrenciler, BOP içerisinde Recep Tayyip Erdoğan’ın PKK ile işbirliği içinde
oluğunu da bildiklerini ifade ettiler.
Amerika’nın Büyük Ortadoğu Projesi içerisinde oyunlarını şimdi Suriye’de oynamaya başladı. Geçmişte Afganistan’da, Irak’ta ve Libya’daki senaryolar şimdi Suriye’de uygulanmaya çalışılıyor. Bu oyunda yapılanlara baktığımızda yine aynı senaryo ile karşı karşıyayız; halkı yönetime karşı kışkırtmak, yönetimi diktatör ilan etmek, medya baskısı oluşturmak, özgürlük bahanesiyle ülkeyi işgal etmek. Fakat Suriye halkı geçmişte örnekleri olan Amerika’nın bu oyunlarının farkında ve emperyalistlerin hedef aldığı devlet başkanları Esad’a büyük destek veriyorlar. Halk, Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim kazanmak için Amerika ile işbirliği yaptığını ve Suriye’yi arkasından vurduğunu ifade ederken, onun gerçek yüzünü gördüklerini söyleyerek lanet ediyorlar. Türk halkının ise Suriye ile yıllardır dost olduğunu vurgulayarak, Türk hükümetinin Suriye konusundaki davranışıyla beraber Türk halkının da Suriye’ye karşı olduğuna inanamadıklarını belirttiler.
Amerika’nın Büyük Ortadoğu Projesi içerisinde oyunlarını şimdi Suriye’de oynamaya başladı. Geçmişte Afganistan’da, Irak’ta ve Libya’daki senaryolar şimdi Suriye’de uygulanmaya çalışılıyor. Bu oyunda yapılanlara baktığımızda yine aynı senaryo ile karşı karşıyayız; halkı yönetime karşı kışkırtmak, yönetimi diktatör ilan etmek, medya baskısı oluşturmak, özgürlük bahanesiyle ülkeyi işgal etmek. Fakat Suriye halkı geçmişte örnekleri olan Amerika’nın bu oyunlarının farkında ve emperyalistlerin hedef aldığı devlet başkanları Esad’a büyük destek veriyorlar. Halk, Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim kazanmak için Amerika ile işbirliği yaptığını ve Suriye’yi arkasından vurduğunu ifade ederken, onun gerçek yüzünü gördüklerini söyleyerek lanet ediyorlar. Türk halkının ise Suriye ile yıllardır dost olduğunu vurgulayarak, Türk hükümetinin Suriye konusundaki davranışıyla beraber Türk halkının da Suriye’ye karşı olduğuna inanamadıklarını belirttiler.
Erdoğan nasıl
Irak’ın işgaline destek olduysa, nasıl Gazze ve Libya’nın bombalanmasına izin
verdiyse, bugünde öyle Suriye’nin karşısında Amerika’nın yanında yer
almaktadır. Erdoğan, Amerika’nın emriyle Hatay’a mülteci kampları kurarak,
Suriye’den zorla getirilen mültecileri oraya yerleştirdi. Şu anda dönmek
isteyen mülteciler zorla kamplarda tutularak, ülkelerine gitmelerine izin
verilmiyor. Kamplarda 9 bin mültecinin bulunmasına rağmen, kampın 50 bin
kişilik kurulmasının nedeni 50 bin sayısına ulaşıp NATO’nun askeri müdahalesine
olanak sağlamaktır.
Suriye’ye yaptığımız dostluk ve destek ziyaretimiz; silahların susmadığı, bombaların patladığı yalanlarını yazan yandaş Türk medyasında hiç yer bulmazken, Suriye basını bizim ziyaretimizle doldu taştı. Suriye basını bu ziyaretin öneminden bahsederken, böyle bir zamanda Türk Gençlerinin her türlü baskıya rağmen cesurca davranıp dostluk ve destek için Suriye'ye gelmesini olağanüstü olarak değerlendirdi. 5 günlük gezimizde bizi ilk gün sınır kapısında çiçeklerle karşılayan ve son gün sınır kapısından ayrılana kadar bizi en iyi şekilde ağırlayarak misafirperverliğinden asla ödün vermeyen Suriyeli kardeşlerimiz yıllardır süren Türkiye-Suriye dostluğunun hala sürdüğünü bize gösterdiler.
Suriye halkı, Büyük Ortadoğu Projesiyle Müslüman ülkeleri parçalayıp, yönetmek isteyen emperyalistlere karşı mücadelesini sonuna kadar sürdüreceklerini ve asla vazgeçmeyeceklerini vurguluyorlar. Biz Atatürk Gençleri de, emperyalizme karşı her zaman Suriyeli kardeşlerimizin ve diğer Müslüman halkların yanında olacağız.
Suriye’ye yaptığımız dostluk ve destek ziyaretimiz; silahların susmadığı, bombaların patladığı yalanlarını yazan yandaş Türk medyasında hiç yer bulmazken, Suriye basını bizim ziyaretimizle doldu taştı. Suriye basını bu ziyaretin öneminden bahsederken, böyle bir zamanda Türk Gençlerinin her türlü baskıya rağmen cesurca davranıp dostluk ve destek için Suriye'ye gelmesini olağanüstü olarak değerlendirdi. 5 günlük gezimizde bizi ilk gün sınır kapısında çiçeklerle karşılayan ve son gün sınır kapısından ayrılana kadar bizi en iyi şekilde ağırlayarak misafirperverliğinden asla ödün vermeyen Suriyeli kardeşlerimiz yıllardır süren Türkiye-Suriye dostluğunun hala sürdüğünü bize gösterdiler.
Suriye halkı, Büyük Ortadoğu Projesiyle Müslüman ülkeleri parçalayıp, yönetmek isteyen emperyalistlere karşı mücadelesini sonuna kadar sürdüreceklerini ve asla vazgeçmeyeceklerini vurguluyorlar. Biz Atatürk Gençleri de, emperyalizme karşı her zaman Suriyeli kardeşlerimizin ve diğer Müslüman halkların yanında olacağız.
Yorumlar
Yorum Gönder